Çok uzun arayışlar vardır. Tıpkı belirsiz bir karanlıkta güçsüz bırakılan duyguların düşünce üzerinde bıraktığı yırtılmaların iyileşmeyeceği anlar.
Buna rağmen her şey akar zamanda. Belki de henüz hiçbir şey başlamış değildir. Neyden bahsediyorum?
Tam olarak yetkin olmaktan söz ediyorum. İnsanın yeri ve yaşamı sonsuz bir ayırmada ilerleyen evrene göre çok kısa ve azdır.
Günümüz dünyası ile çağlar boyunca süren hayatların benzer yönlerde olduğunu üzülerek belirtiyorum.
Değişen sadece uzaydır. Onun değişimlere dikkatini vermeyen ise toplumdur.
Hiçbir şekilde vazgeçilmez doğasına yenik düşen ve ona rağmen de bir şeyleri yapma çabası dünyayı yeterince ilerlemeye karşı duraklatmaktadır.
Çok zayıf olan beden için her şey yapılırken, asıl gücün doğup büyüdüğü ruhta ve sonsuz yolda olanı geride bırakan bir yapının içerisinde, unutulan tüm gerçekleri sanki hayat boyu korumuş gibi davranıp hissetmeleri garip!
Sahte bir optimistlik ve iyimserlik göstermek yerine kalplerinin içinde bekletilen şeyi unutmaları için çabalamıyorum en azından. Çünkü yolun sonsuzluğu düşünüldüğünde bu yaşamda başarılan şeylerin gerisinde değişmeyen bir şey var: Umut!